22 Haziran 2018 Cuma

Bilginin Toplumsallığı ve Rölativizm Sorunu

“Bilgi mantığı, olguların sorgulanmasıyla değil, geçerliliğin sorgulanmasıyla ilgilenmektedir; başka bir deyişle bilgi mantığı bir önermenin savunulup savunulamayacağı ve nasıl savunulacağı, önermenin sınanabilir olup olmadığı, bilinen diğer önermelere mantıksal olarak bağlı olup olmadığı ya da onların karşıtı olup olmadığı v.b. sorularla ilgilenmektedir.”

Karl Popper, Bilimsel Araştırmanın Mantığı

Her şey gibi bilginin de bütünüyle toplumsal olduğunu ileri süren -büyük ölçüde postmodernist olan- tutum, “bilgi ve sosyal” ilişkisinin irdelenmesine yön verir. Sosyal epistemoloji geniş anlamıyla grupların, toplulukların bilgi, yargı ve gerekçelendirme biçimlerinin incelenmesi olarak ele alındığında –bu geniş ve kaygan anlam içinde- bilginin anlamı da felsefî alandan toplumsal alana doğru kayar. Bilimsel bilginin sosyal anlamı, bir cemiyet olarak bilim adamları, bilginin tarihselliği, bilginin politikliği gibi konular bu alandadır. Epistemolojik bir yöntem olarak sosyal epistemolojiyi gerektiren nedenler şunlardır: Bilginin hem edinimi hem de meşruiyeti konusunda, bireyin bir cemiyetin üyesi olduğunu dikkate alma gereği, toplumsal çevre ve toplumsal pratiklerin bilgi ile ilişkisi. Bilginin hem edinimi hem de meşruiyeti konusunda, bireyin bir cemiyetin üyesi olduğunu dikkate alma gereği, toplumsal çevre ve toplumsal pratiklerin bilgi ile ilişkisi nedeniyle sosyal epistemolojiyi de gerektirir. Burada bilginin; tanıklık, rasyonalite ve aktarım itibariyle sosyal ve dilsel bir pratik olarak değerlendirilmesi bir zarurettir. Bu değerlendirmenin bütün bilgi tarzlarını kuşatıp kuşatmadığı ile yöntemlerinin felsefî geçerlilikleriyse bir sorundur. Bu durum, Alvin Goldman’in de dâhil olduğu bazı yazarlar için önemli bir ayrımı gerektirir. Çünkü epistemoloji, bu vesileyle felsefî bir problem olmaktan önce sosyolojik bir problemin odağına yerleştirilmektedir. Kültür temelli açıklama modelleri veya genel anlamıyla sosyolojizm, bilginin tanımı ve gerekçelendirmenin işlevini toplumsal alandan hareketle inşayı ilham ettikleri için aynı zamanda rölativizmi bir zorunluluk olarak gerektirmektedir.

Goldman hem sosyal epistemolojiyi savunmak hem de bu alanın felsefî temellerini sarsacak yaklaşımları bertaraf etmek amacıyla bir tasnif modeli üretmiştir. Buna göre sosyal epistemolojiye yaklaşımları, geleneksel epistemolojinin ön-varsayımlarıyla ilişkilerine göre sınıflandırılmaktadır. Goldman’e göre üç tür sosyal epistemoloji (SE) mevcuttur: Yenilemeci (Revizyonist) SE, Muhafazacı SE ve Genişlemeci SE. Yazara göre Yenilemeci yaklaşım geleneksel epistemolojinin temellerini yıkıcı tutumu nedeniyle “gerçek” bir sosyal epistemoloji değilken, diğerleri “gerçek”tir.

Goldman bu tasnifi oluştururken klasik epistemolojinin bazı önvarsayımlarını tespitle işe başlar: Klasik epistemolojide;

21 Haziran 2018 Perşembe

Social Aspect of Knowledge and the Problem Of Relativism

“This latter [logic of knowledge] is concerned not with questions of fact (Kant’s quid facti?), but only with questions of justification or validity (Kant’s quid juris?). Its questions are of the following kind. Can a statement be justified? And if so, how? Is it testable? Is it logically dependent on certain other statements? Or does it perhaps contradict them?”

Karl Popper, The Logic of Scientific Discovery

The attitude -which is a largely postmodernist- that advocates that knowledge is entirely social direct to the discussion of the relation between "knowledge and social". When social epistemology is broadly considered as an analysing of the forms of knowledge, judgment and justification of groups and communities, -in this large and slippery territory- the meaning of knowledge shifts from philosophical to social field. The social meaning of scientific knowledge, the scientists as a society, the historicity of knowledge, the politics of knowledge are the subjects of this field. Social epistemology as an epistemological method is necessitated by the following reasons: the social environment and social practices are related to knowledge, in as much as the individual is a member of a society concerning both the acquisition and the justification of knowledge. In this context, it is a necessity that konowledge is evaluated as a social and linguistic practice in terms of testimony, rationality and transmission to others. It is a question that whether this assessment does enclose all forms of knowledge and that philosophical validity of their methods. This case requires an important distinction for some writers, including Alvin Goldman. Since epistemology is placed in the focus of the sociological problem before it becomes the philosophical problem. Culture-based explanation models, or sociologism in general require relativism as a necessity since they inspire the function of the definition and justification of knowledge to construction from the social context.

Goldman has produced a classification model in order to defend social epistemology and to overcome approaches that undermine the philosophical foundations in this field. Accordingly, social epistemological approaches are classified according to their relation to the presuppositions of traditional epistemology. According to Goldman, there are three types of social epistemology (SE): Revisionist SE, Preservationist SE and Expansionist SE. According to the author, the Revisionist approach is not a "real" social epistemology because of its destructive attitude to the bases of traditional epistemology, while the others are "real".

While Goldman is creating this classification, he starts to work out some of the presuppositions of classical epistemology:

In classical epistemology;

12 Haziran 2018 Salı

Karl Popper, Bilim ve Metafizik

“Olgusal köktencilik, fizikötesiyle birlikte doğa bilimlerini de yok etmektedir: Doğa yasaları elemanter deneyim-önermelerine mantıksal olarak temellendirilemez. Wittgenstein’ın anlamlılık ölçütü tutarlı bir şekilde uygulanırsa, doğa yasaları da anlamsız olacaktır; başka bir deyişle gerçek (yasal) bir önerme olamayacaktır. Oysa fizikçilerin en önemli görevi doğa yasalarını bulmaktı (Einstein).”

Karl Popper, “Bilimsel Araştırmanın Mantığı”

Bilim felsefesinde, bir önermenin doğruluğunun, o önermeye karşılık gelen olgular tarafından desteklenmesini gerekli gören mantıkçı pozitivistler için önermelerin sınanma ve doğrulanması önem taşımaktaydı. Metafizik önermeleri anlamsız bulan mantıkçı pozitivistlere göre bilimselliğin ölçütü de önermelerin duyumlara dayalı olarak yapılan sınamalara uygun olmasıyla ilgiliydi. Buna göre deneysel doğrulama, bilimsel alanda bize kesinliği saptayacak yöntemleri ihtiva etmekteydi. Bu yaklaşım açısından bilimsel bilgi; deney ve gözlem yoluyla olgusal dünyadan edinilen ve tümevarımla genelleştirilen ve sonra yine olgusal dünyayla karşılaştırılarak doğrulanabilen bilgi demekti.

Karl Popper söz konusu edilen yaklaşımı eleştiren filozoflardan birisidir. Bu eleştirilerinin temeli sayılabilecek konu, sınır belirleme sorunudur. Popper’a göre bir önermenin bilimselliğinin ölçütü yanlışlanabilirlik niteliğidir. Ancak Popper’ın yanlışlanabilirlikten kastı, mantıkçı pozitivistlerin doğrunabilirlik ilkesinin asimetrisine işaret etmez. Daha ziyade tümevarımsal çıkarımın geçersizliğiyle ilgilidir: kuğuların beyaz olduğuna dair bir önerme ne kadar sınanıp doğrulanırsa doğrulansın tüm kuğuların beyaz oldukları sonucuna varmak uygun olmayacaktır.

Halil Rahman Açar’ın Karl Popper ve Metafizik başlıklı eseri, genel olarak Popper’ın felsefî anlayışını ve bilim felsefesine yaklaşımını ele almakla birlikte özel olarak onun metafizik kavrayışını değerlendirmektedir. Açar’ın ifade ettiği üzere Popper’ın metafizik anlayışıyla bilim anlayışı arasında güçlü bir bağ söz konusudur. Bu bağ, her şeyden ziyade Popper’ın esas konusu olan sınır belirleme sorunuyla ilgilidir ki bu, bilim ile bilim olmayan yanı sıra önermelerin anlamlılığı dolayımında metafizik ile de ilgilidir. Popper’ın Bilimsel Araştırmanın Mantığı’nda ifade ettiği üzere, “tümevarım mantığının reddedilme nedeni, aslında tümevarımsal yöntemde uygun bir sınırlandırma ayracının bulunmaması”dır.